top of page

Birleşik Krallık Aylık Görünüm – Nisan 2025

Nisan ayı itibarıyla Birleşik Krallık ekonomisi, iç talepteki toparlanma ve hizmet sektörünün güçlü seyri sayesinde büyüme kaydetmiştir. Ancak, küresel ölçekte artan ticaret gerilimleri ve maliyet baskıları, orta vadeli görünüm üzerinde aşağı yönlü riskler yaratmaktadır. Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump tarafından 2 Nisan 2025 tarihinde yürürlüğe konulan yeni ithalat tarifeleri, küresel ticaret savaşlarının şiddetlenmesine neden olmuş; Birleşik Krallık’ın önümüzdeki döneme ait dış ticaret ve büyüme beklentileri üzerinde yeni belirsizlikler yaratmıştır. Özellikle otomotiv, makine ve eczacılık ürünleri gibi sektörlerde ABD pazarına yönelik ihracatın daha maliyetli hale gelmesi, sanayi üretimi ve istihdam üzerinde aşağı yönlü riskler oluşturmaktadır. İhracatın önemli bir bölümünün ABD pazarına bağımlı olduğu sektörlerde, pazar kayıplarının telafisi için alternatif destinasyon arayışlarının hızlanması beklenmektedir.


İç ekonomik dengelere bakıldığında, para politikası ve kredi koşulları alanında büyümeyi destekleme hedefi ile enflasyonla mücadele arasındaki hassas dengenin korunmasına yönelik baskıların arttığı gözlemlenmektedir. Bank of England’ın faiz oranlarında indirime gitmesine ilişkin beklentiler güçlenmiş; finansal piyasalar 2025 yılı içerisinde dört kez faiz indirimi yapılacağı yönünde fiyatlamalara başlamıştır. Bununla birlikte, ABD kaynaklı tarifelerin ve küresel tedarik zincirlerindeki dalgalanmaların ithalat maliyetleri üzerinde yukarı yönlü baskı oluşturabileceği ve enflasyon hedefinin korunmasını zorlaştırabileceği değerlendirilmektedir. Döviz piyasalarındaki dalgalanma ve sterlinin değerinde yaşanan hareketlilik hem ithalat maliyetlerini hem de tüketici fiyat endeksini doğrudan etkileyebilecek unsurlar arasında yer almaktadır. Bu çerçevede, büyümeyi desteklemek ve enflasyonla mücadele etmek arasında hassas bir denge gözetilmesi gerekmektedir.


İşgücü piyasasında ise yüksek işveren maliyetleri, ulusal asgari ücret artışları ve ulusal sigorta katkılarındaki düzenlemelerin etkileri giderek belirginleşmektedir. Düşük marjla çalışan sektörlerde istihdam artışı yavaşlarken, küresel ticaret gerilimleri nedeniyle ihracata dayalı sektörlerde iş gücü talebinde gerileme riski ortaya çıkmaktadır. Özellikle otomotiv sektöründe üretim hacmindeki daralma ve ilaç sanayindeki tedarik zinciri aksamaları, istihdam üzerinde ilave baskılar yaratmaktadır. Ayrıca, mortgage faiz oranlarının yüksek seviyelerde seyretmesi ve tüketici güvenindeki kırılganlık, iç talepte de yavaşlama riskini artırmaktadır.


Bu çerçevede Nisan 2025 Aylık Görünüm Raporu’nda, Birleşik Krallık ekonomisinde büyüme, enflasyon dinamikleri, iş gücü piyasasındaki gelişmeler, dış ticaret performansı ve konut piyasasındaki yapısal eğilimler ayrıntılı olarak analiz edilmektedir. Ayrıca, Amerika Birleşik Devletleri tarafından uygulamaya konulan yeni gümrük tarifeleri ile küresel ticaret koşullarındaki değişimlerin ülke ekonomisi üzerindeki muhtemel etkileri kapsamlı bir şekilde ele alınmaktadır.


       i.          Ekonomik Büyüme

Birleşik Krallık ekonomisi, Şubat ayında tüm ana sektörlerde yaşanan artışın etkisiyle aylık bazda %0,5 oranında büyüme göstermiştir. Üç aylık bazda değerlendirildiğinde ise, Kasım 2024 - Şubat 2025 döneminde Gayri Safi Yurt İçi Hasıla’nın (GSYİH) %0,6 oranında büyüdüğü tahmin edilmektedir. Söz konusu büyüme, özellikle hizmet sektöründeki güçlü performanstan kaynaklanmıştır.


Ekonomik büyümenin beklentilerin üzerinde gerçekleşmesi, Birleşik Krallık ekonomisinin yüksek dış ticaret belirsizlikleri ve iç talep zayıflığı gibi zorluklara rağmen dayanıklılık gösterdiğine işaret etmektedir. Özellikle ABD’ye yapılan mal ihracatında Şubat ayı itibarıyla üst üste üçüncü kez artış kaydedilmiştir. İngiltere İstatistik Kurumu (ONS), mal ihracatının son üç ayda %23 oranında arttığını ve bunun büyük ölçüde ABD’ye uygulanan yeni tarifelerden önce ihracatın hızlandırılmasına bağlı olduğunu belirtmiştir. Bu durum, büyümenin kısa vadede desteklenmesine katkıda bulunmuştur.


  • Aylık Büyüme Endeksi (Ocak 2007 – Şubat 2025)

Kaynak: ONS
Kaynak: ONS

Uzun vadeli değerlendirmelere göre, Şubat ayına kadar olan üç aylık dönemde GSYİH’nin bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla %1,4 oranında büyüdüğü tahmin edilmektedir. Bu süreçte hizmetler sektörü %1,8 oranında genişlemiş, üretim sektörü %0,5 oranında daralmış ve inşaat sektörü %1,0 oranında büyüme kaydetmiştir. Yıllık bazda değerlendirildiğinde ise, Gayri Safi Yurt İçi Hasıla’nın Şubat 2024’e göre %1,4 oranında daha yüksek olduğu hesaplanmaktadır.


Şubat ayında kaydedilen büyüme, başta bilgisayar programlama, telekomünikasyon ve otomobil bayilikleri olmak üzere hizmet sektörünün güçlü bir performans sergilemesiyle desteklenmiştir. Ayrıca elektronik ve eczacılık ürünlerinin imalatı ile otomotiv sektöründe yaşanan toparlanma da büyümeye olumlu katkı sağlamıştır. Birleşik Krallık Hazine Bakanı Rachel Reeves, bu verileri “cesaret verici bir işaret” olarak nitelendirmiş, ancak hükümetin ekonomik büyümeyi hızlandırmak için ilave adımlar atmaya kararlı olduğunu ifade etmiştir.


Bununla birlikte, analistler Şubat ayında görülen bu güçlü büyümenin kalıcı olmayabileceği konusunda uyarıda bulunmaktadır. ABD’nin uygulamaya koyduğu kapsamlı yeni tarifelerin yanı sıra, işletmelere ve hane halkına yönelik vergi ve enerji maliyeti artışlarının, önümüzdeki aylarda ekonomik aktivite üzerinde baskı oluşturması beklenmektedir. Bu çerçevede, mevcut büyümenin yapısal zorluklara rağmen gerçekleşmiş olması önemli bir gelişme olarak değerlendirilmekle birlikte, orta vadeli görünümün dikkatle izlenmesi gerektiği vurgulanmaktadır.

 

Hizmet Sektörü

Hizmet sektörü, Ocak ayında kaydedilen %0,1’lik artışı takiben Şubat ayında da %0,3 oranında büyüme göstermiştir. Aylık bazda hizmetler sektöründe 14 alt sektörün 9’unda büyüme kaydedilmiştir.

Üç aylık dönemde hizmet sektöründe %0,6 oranında artış gözlemlenmiştir. Bu büyümede, özellikle idari ve destek hizmetleri faaliyetleri (%1,9), toptan ve perakende ticaret ile motorlu taşıtların ve motosikletlerin onarımı faaliyetleri (%1,0) ve bilgi ve iletişim alt sektörü (%1,6) etkili olmuştur.


Şubat ayında hizmet sektörüne en büyük pozitif katkı, bilgi ve iletişim alt sektöründen gelmiştir. Bu alt sektördeki çıktı, Ocak ayındaki %0,4’lük düşüşün ardından Şubat ayında %2,2 oranında artış göstermiştir. Alt sektör düzeyinde, bilgisayar programlama, danışmanlık ve ilgili faaliyetler %2,0 oranında, telekomünikasyon %3,5 oranında ve yayıncılık faaliyetleri %6,4 oranında büyüme kaydetmiştir.


Hizmet sektöründe ikinci en büyük pozitif katkı, toptan ve perakende ticaret ile motorlu taşıtların ve motosikletlerin onarım faaliyetlerinden gelmiştir. Bu alt sektör, Ocak ayındaki %0,6’lık büyümenin ardından Şubat ayında %1,0 oranında büyüme göstermiştir. Özellikle motorlu taşıtlar ve motosikletler hariç perakende ticaret faaliyetlerinde %3,0, perakende ticarette ise %1,0’lık artış kaydedilmiştir. İdari ve destek hizmetleri faaliyetleri alt sektörü ise Şubat ayında %1,3 oranında büyüyerek art arda üçüncü aylık büyümesini kaydetmiştir. Bu artışta, özellikle ofis yönetimi ve diğer iş destek faaliyetlerinde kaydedilen %2,0’lık büyüme etkili olmuştur.


Öte yandan, hizmet sektörüne en büyük negatif katkı diğer hizmet faaliyetlerinden gelmiştir. Bu alt sektör, Ocak ayında %3,4’lük büyümenin ardından Şubat ayında %2,8 oranında daralmıştır. Bu daralma, diğer kişisel hizmet faaliyetlerinde kaydedilen %3,1’lik düşüşten kaynaklanmıştır. Ayrıca, profesyonel, bilimsel ve teknik faaliyetler de Şubat ayında %0,5 oranında daralmış, özellikle bilimsel araştırma ve geliştirme faaliyetlerinde kaydedilen %6,1’lik gerileme dikkat çekmiştir.


  • Birleşik Krallık Büyüme Oranları Kasım 2023 – Kasım 2024

Kaynak: ONS
Kaynak: ONS

Üretim Sektörü

Üretim sektörü, Ocak ayındaki %0,5’lik daralmanın ardından Şubat ayında %1,5 oranında büyüme göstermiştir. Bu büyüme, imalat sektöründeki %2,2’lik artışın etkisiyle gerçekleşmiştir.


Şubat ayında elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme tedariki %2,0 oranında büyürken, su temini ve atık yönetimi faaliyetleri %1,1 oranında artış göstermiştir. Madencilik ve taş ocakçılığı ise Şubat ayında %3,0 oranında daralarak üretim sektöründeki büyümeyi kısmen sınırlamıştır.


Üç aylık bazda değerlendirildiğinde, üretim sektörü Kasım 2024 - Şubat 2025 döneminde %0,7 oranında büyümüştür. Bu büyümede imalat sektöründeki %0,6’lık artış, su temini ve atık yönetimindeki %2,8’lik büyüme ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme tedarikindeki %1,6’lık artış etkili olmuştur. Madencilik ve taş ocakçılığı faaliyetlerinde ise %0,7 oranında düşüş yaşanmıştır.


İmalat sektöründe Şubat ayında kaydedilen %2,2’lik büyümede, 13 alt sektörün 10’unda artış gözlemlenmiştir. En büyük pozitif katkı, bilgisayar, elektronik ve optik ürünler imalatında kaydedilen %9,8’lik büyümeden gelmiştir. Ayrıca, temel eczacılık ürünleri ve preparatlar imalatında %4,4, ulaşım ekipmanları imalatında ise %1,8 oranında büyüme kaydedilmiştir.


Üç aylık bazda imalat sektörü %0,6 oranında büyüme kaydetmiştir. Bu dönemde, özellikle makine ve ekipman imalatında (%5,1) ve eczacılık ürünleri imalatında (%2,8) önemli artışlar yaşanmıştır.


İnşaat Sektörü

İnşaat sektörü, Ocak ayında kaydedilen %0,3’lük daralmanın ardından Şubat 2025’te %0,4 oranında büyüme göstermiştir. Bu artış, hem yeni inşaat faaliyetlerindeki %0,3’lük hem de onarım ve bakım faaliyetlerindeki %0,5’lik büyümeden kaynaklanmıştır.


Ancak, üç aylık bazda inşaat sektöründe bir değişim yaşanmamış, yani büyüme ya da daralma kaydedilmemiştir. Bu dönemde yeni inşaat faaliyetleri %1,2 oranında artarken, onarım ve bakım faaliyetlerinde %1,5 oranında düşüş yaşanmıştır.


Şubat ayında sektör bazında değerlendirildiğinde, 9 alt sektörün 5’inde büyüme kaydedilmiştir. En büyük pozitif katkılar, kamuya ait diğer yeni inşaat faaliyetlerinde kaydedilen %4,4’lük ve kamu konut onarım ve bakım faaliyetlerinde kaydedilen %4,0’lık büyümeler olmuştur.


ABD Tarifelerinin Etkisi

Mart ayında, hükümetin bütçe tahmin kuruluşları, Birleşik Krallık için 2025 yılı ekonomik büyüme tahminini %2’den %1’e indirerek önemli bir revizyon gerçekleştirmiştir. Bu revizyon, 2024 yılındaki %1,1’lik zayıf büyümenin ardından gerçekleşmiş ve 2026 yılı için daha güçlü bir %1,9’luk büyüme beklentisi korunmuştur.


Ancak, Donald Trump’ın geçtiğimiz hafta açıkladığı ve ABD’ye yapılan ithalatlara yönelik geniş kapsamlı yeni tarifeler, bu beklentilerin üzerinde belirsizlik yaratmıştır. Yeni tarifeler, Birleşik Krallık’tan ABD’ye ihraç edilen ürünlerin maliyetini en az %10 oranında artıracaktır. Diğer ülkelere yönelik tarifeler ise 90 gün süreyle askıya alınmış olup, bu süre içinde müzakerelerin yapılması beklenmektedir.


Ayrıca, Birleşik Krallık’ın ABD’ye mal ihracatı, Şubat ayında 0,5 milyar Sterlin artarak Kasım 2022’den bu yana en yüksek seviyeye ulaşmıştır. Bu artış, tarifelerin yürürlüğe girmesinden önce ihracatın hızlandırılmış olabileceği yönündeki analizleri desteklemektedir. Ancak, İngiltere İstatistik Kurumu, aylık ihracat rakamlarının doğal dalgalanmalara da açık olduğuna dikkat çekmiştir.


Uzmanlar, Şubat ayındaki Gayri Safi Yurt İçi Hasıla artışının kısa ömürlü olabileceği ve ticaret savaşlarının uzun vadeli büyüme üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceği uyarısında bulunmaktadırlar. İngiltere’nin, hizmet ihracatına dayalı yapısı ve ABD dışındaki diğer ticaret ortakları ile ilişkileri nedeniyle doğrudan etkiden görece daha az zarar görebileceği öngörülmektedir.


Öte yandan, İngiltere’de bu ay yürürlüğe giren istihdam vergilerindeki artış ve asgari ücretteki yükseliş nedeniyle işletmelerin istihdam ve yatırım planlarında temkinli davrandıkları bildirilmiştir. Ancak, ücret artışlarının enflasyonu aşması ve perakende satışların beklentileri aşması, tüketici harcamalarında bir toparlanma işaretleri vermektedir.


     ii.          Enflasyon

Birleşik Krallık’ta Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), Mart ayı itibarıyla yıllık bazda %2,6 oranında artış göstermiştir. Bu oran, Şubat ayındaki %2,8 seviyesine kıyasla bir düşüşe işaret etmekte olup, İngiltere Merkez Bankası’nın (BoE) tahmini olan %2,7’nin ve ekonomistlerin beklentilerinin altında kalmıştır. Söz konusu düşüş, Mart ayında bilgisayar oyunları ve akaryakıt fiyatlarındaki gerilemenin etkisiyle gerçekleşmiş, böylece enflasyon son üç ayın en düşük seviyesine gerilemiştir. Aylık bazda ise TÜFE, Mart ayında %0,3 oranında yükselmiş, bu oran bir önceki yılın Mart ayında kaydedilen %0,6’lık artışın oldukça altında kalmıştır.


  • TÜFE Oranı (Mart 2014 – Mart 2025)

Kaynak: ONS, BoE
Kaynak: ONS, BoE

Çekirdek TÜFE (enerji, gıda, alkol ve tütün ürünleri hariç), Mart ayında %3,4 seviyesine gerileyerek Şubat ayındaki %3,5 seviyesinin hafif altına inmiştir. TÜFE hizmetler endeksi yıllık bazda %4,7 artış gösterirken, Şubat ayındaki %5,0’lik orana göre düşüş kaydedilmiştir. TÜFE mal endeksi ise yıllık bazda %0,6 oranında artmış, bu oran da bir önceki ayın %0,8’lik seviyesinin gerisinde kalmıştır. Bu veriler, özellikle hizmet sektöründeki fiyat baskılarının bir miktar hafiflediğini, mal fiyatlarındaki artışların ise sınırlı kaldığını ortaya koymaktadır.


Mart ayında enflasyona en büyük aşağı yönlü katkıyı eğlence ve kültür hizmetleri ile motor yakıtlar sağlamıştır. Ayrıca, konut ve hanehalkı hizmetleri fiyatlarındaki düşüş de enflasyon oranı üzerinde ilave bir aşağı yönlü baskı oluşturmuştur. Buna karşılık, Şubat ayında sürpriz bir şekilde gerileyen giyim fiyatlarının Mart ayında güçlü bir artış sergilediği gözlemlenmiştir. Giyim sektöründeki bu toparlanma, TÜFE üzerindeki aşağı yönlü baskının bir kısmını dengelemiştir.


Ekonomistler, Mart ayında kaydedilen bu ılımlı enflasyonun, önümüzdeki dönemde yeni maliyet baskılarının etkisiyle hızla yükselebileceği uyarısında bulunmaktadır. Nisan ayında gaz, elektrik ve su fiyatlarına yapılacak düzenlemelerin yanı sıra işverenlere yönelik vergi artışlarının, enflasyon üzerinde yukarı yönlü bir baskı oluşturması beklenmektedir. İngiltere Merkez Bankası, Şubat ayında yayımladığı tahminlerinde, Nisan ayı itibarıyla enflasyonun %3,6 seviyesine çıkacağını öngörmüştür. Ancak, bu tahminlerin ardından ABD Başkanı Donald Trump’ın duyurduğu kapsamlı ticaret tarifeleri, küresel ekonomik büyüme üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceği endişelerini artırmıştır.


İngiltere Sanayi Konfederasyonu Baş Ekonomisti Martin Sartorius, ABD’nin uyguladığı yeni tarifelerin Birleşik Krallık’taki enflasyon üzerinde hem yukarı hem de aşağı yönlü etkiler oluşturabileceğini, ancak genel görünümün İngiltere Merkez Bankası’nın Mayıs ayında faiz indirimine gideceği yönünde olduğunu belirtmiştir. Bununla birlikte, eski İngiltere Merkez Bankası Para Politikası Komitesi Üyesi Michael Saunders, mevcut durumu “fırtına öncesi sessizlik” olarak tanımlamış ve Nisan ayında başlayacak enerji ve su faturalarındaki artışların yanı sıra işverenler üzerindeki vergi yükünün, enflasyonu yeniden %3,0 seviyelerine taşıyabileceğini ifade etmiştir. Saunders ayrıca, Trump yönetiminin ticaret savaşlarının etkileriyle birlikte ekonomik büyümenin baskı altında kalacağını vurgulamıştır.


Mart ayında enflasyonda yaşanan gerileme, hükümet açısından olumlu bir gelişme olarak değerlendirilmekle birlikte, kısa vadede enflasyonist baskıların yeniden artabileceği öngörülmektedir. Bu çerçevede, faiz indirimi beklentilerine rağmen, İngiltere Merkez Bankası’nın politika belirleme sürecinde temkinli bir yaklaşım sergilemesi beklenmektedir. Önümüzdeki aylarda enerji fiyatlarındaki artış, iş gücü maliyetlerindeki yükseliş ve uluslararası ticaret ortamındaki gelişmeler, enflasyonun seyrinde belirleyici faktörler olmaya devam edecektir.


   iii.          Ücretler & İşgücü Piyasası

Birleşik Krallık’ta çalışanların yıllık ortalama ücret artışı (ikramiyeler hariç), Aralık 2024 - Şubat 2025 döneminde %5,9 olarak gerçekleşmiştir. Bu oran, bundan önceki en yüksek seviye olan Ocak 2024 - Mart 2024 dönemindeki %6,0’lık seviyenin hemen altında olmakla birlikte, önceki üç aylık döneme göre değişmemiştir. Toplam kazançlara (ikramiyeler dahil) göre hesaplanan yıllık ücret artış oranı ise aynı dönemde %5,6 olarak kaydedilmiş ve bir önceki üç aylık dönemdeki seviyesini korumuştur. Bu veriler, ücret artışlarının güçlü seyrini sürdürdüğünü ancak önceki aylara kıyasla ivmenin bir miktar yavaşladığını göstermektedir.


Özel sektörde yıllık ortalama ücret artışı %5,9 olarak gerçekleşmiş olup, bu oran önceki üç aylık dönemde aynı kalmıştır. Özel sektörde ücret artışları en son Ekim - Aralık 2024 döneminde %6,2 ile bu seviyenin üstünde yer almıştı. Kamu sektöründe ise yıllık ortalama ücret artışı %5,7’ye yükselmiş ve bir önceki dönemde kaydedilen %5,2’lik oranın üzerine çıkmıştır. Bu artış, kamu sektöründe yürürlüğe giren maaş artışlarının etkisinin üç aylık büyüme oranlarına yansımaya başlamasıyla açıklanmaktadır. Sektörler bazında değerlendirildiğinde, toptan-perakende ticaret, otelcilik ve restoranlar sektörü %6,8 ile en güçlü ücret artışını kaydederken, bunu %6,2 ile inşaat sektörü takip etmiştir. Finans ve iş hizmetleri sektörü ise %4,8 ile en düşük ücret artış oranına sahip olmuştur.


  • Ortalama Haftalık Ücret Yıllık Büyüme Oranları (Mevsimlikten Arındırılmış)

Kaynak: ONS Aylık Ücret ve Maaş Araştırması
Kaynak: ONS Aylık Ücret ve Maaş Araştırması

Aralık 2024 - Şubat 2025 döneminde işsizlik oranı bir önceki dönemdeki seviyesi ile aynı kalarak %4,4 olarak gerçekleşmiştir. Bu oran, bir yıl öncesine göre daha yüksek olup, iş gücü piyasasında hafif bir zayıflamaya işaret etmektedir. Erkeklerde işsizlik oranı %4,6’ya yükselmiş, kadınlarda ise %4,2’ye gerilemiştir. Aynı dönemde, 16 yaş ve üzeri işsiz kişi sayısının 1,574 milyon civarında olduğu tahmin edilmektedir. Birleşik Krallık genelinde istihdam oranı %75,1 olarak kaydedilmiş; erkeklerde bu oran %78,4, kadınlarda ise %71,9 seviyesinde gerçekleşmiştir. Ekonomik açıdan aktif olmayan nüfus oranı ise %21,4 seviyesinde ölçülmüş olup, bu oran bir yıl öncesine ve önceki çeyreğe göre düşüş göstermektedir.


İstihdam edilen kişi sayısı Şubat 2025 itibarıyla 33,9 milyon olarak tahmin edilmektedir. Ücret bordrosuna kayıtlı çalışan sayısı Ocak - Şubat 2025 döneminde 8.000 kişi azalmış ancak yıllık bazda Şubat 2024’e kıyasla 35.000 kişi (%0,1) artmıştır. Aralık 2024 - Şubat 2025 dönemine bakıldığında, ücret bordrosuna kayıtlı çalışan sayısı çeyreklik bazda 21.000 kişi azalmış ancak yıllık bazda 50.000 kişi artış göstermiştir.


Birleşik Krallık genelinde açık iş pozisyonu sayısı Ocak - Mart 2025 döneminde 781.000 olarak tahmin edilmektedir. Otuz üç dönemdir üst üste düşüş gösteren açık iş pozisyonu sayısı, önceki üç aylık döneme kıyasla 26.000 (%3,2) azalma göstermiştir. Ayrıca, yıllık bazda açık iş pozisyonu sayısında 125.000 (%13,8) düşüş kaydedilmiştir. Açık iş pozisyonu sayısı, COVID-19 salgını öncesi seviyelerinin de altına inmiş olup, Mart-Mayıs 2021’den bu yana ilk kez bu durum gözlemlenmiştir. Aralık 2024 - Şubat 2025 döneminde her açık pozisyona düşen işsiz sayısı 2,0 olarak ölçülmüş olup, bu oran bir önceki çeyrekteki 1,9 seviyesinden yükselmiştir. Açık iş pozisyonları 18 sektörün 14’ünde azalma göstermiştir. En büyük oransal düşüş, %14,4 ile diğer hizmet faaliyetleri sektöründe, ardından %12,5 ile madencilik ve taş ocakçılığı sektöründe yaşanmıştır. Mutlak sayı bazında en fazla düşüş ise üretim sektörü ile insan sağlığı ve sosyal hizmetler sektörlerinde kaydedilmiş olup, her iki sektörde de iş ilanı sayısı 5.000 azalmıştır.


  • Birleşik Krallık işsizlik oranları (Mevsimsellikten arındırılmış)

Kaynak: ONS İşgücü Piyasası Araştırması 
Kaynak: ONS İşgücü Piyasası Araştırması 

Öte yandan, ONS, düşük anket yanıt oranları nedeniyle resmi iş gücü piyasası istatistiklerinin kalitesinde sorunlar olabileceği konusunda uyarıda bulunmuştur. Uzmanlar, bu durumun politika yapıcıların karar süreçlerini zorlaştırabileceği ve eksik verilere dayalı politika oluşturulmasına neden olabileceği yönünde görüş bildirmiştir.


Hazine Bakanı Rachel Reeves tarafından Ekim ayında duyurulan işverenlere yönelik vergi artışları ve asgari ücret artışı, iş gücü piyasasında maliyet baskılarını artırmıştır. Nisan 2025 itibarıyla yürürlüğe giren yeni düzenlemeler kapsamında, işverenler için Ulusal Sigorta Katkılarında yıllık 25 milyar sterlinlik bir artış gerçekleşmiş ve ulusal asgari ücret %6,7 oranında artırılmıştır. Bu gelişmelerin özellikle düşük ücretli sektörlerde -konaklama, eğlence ve perakende gibi- istihdam üzerinde baskı oluşturması beklenmektedir.


İş dünyası liderleri, bu düzenlemelerin istihdamı azaltabileceği ve daha büyük ücret artışlarının ertelenmesine yol açabileceği konusunda uyarmışlardır. Yılın başında yapılan anketler, şirketlerin 2008 finansal krizinden bu yana (COVID-19 dönemi hariç) en hızlı istihdam azaltımına gittiğini göstermektedir. Analistler, iş gücü piyasasında bir soğuma sinyali görülmesine rağmen, ücret artışlarının hâlâ güçlü seyrettiğini ve işsizlik oranlarının tarihsel olarak düşük kaldığını belirtmektedirler.


İngiltere Merkez Bankası, ücret artışlarındaki dirençliliğin enflasyon üzerinde kalıcı baskılar oluşturup oluşturmayacağını değerlendirmek amacıyla iş gücü piyasasını yakından izlemektedir. Donald Trump’ın yürürlüğe koyduğu ticaret tarifelerinin küresel ekonomi üzerindeki olası olumsuz etkileri nedeniyle, İngiltere Merkez Bankası’nın 8 Mayıs’taki toplantısında faiz indirimine gitmesi beklenmektedir.


Genel görünüm itibarıyla, Birleşik Krallık işgücü piyasasında mevcut istikrarın korunması, artan vergi yükleri, yüksek iş gücü maliyetleri ve uluslararası ticaret ortamındaki belirsizlikler karşısında önemli bir sınavdan geçecektir. Özellikle düşük ücretli sektörlerde maliyet artışlarının istihdamı olumsuz etkileyebileceği ve işe alım ivmesinde daha belirgin bir yavaşlama yaşanabileceği öngörülmektedir. Küresel ticaret politikalarındaki gerilimlerin derinleşmesi ve iç talepteki kırılganlık, iş gücü piyasasındaki dayanıklılığı aşındırabilir. Bu nedenle, ücret artışlarının sürdürülebilirliği ve istihdam düzeylerinin korunması açısından önümüzdeki aylar kritik bir döneme işaret etmektedir.


    iv.          Dış Ticaret

Şubat ayında Birleşik Krallık’ta dış ticaret açığında artış yaşanmıştır. Mal ithalatı bu dönemde aylık bazda %5,9 oranında artarak (2,8 milyar sterlin) 50,4 milyar sterlin seviyesine ulaşmıştır. Bu artış, AB ülkelerinden yapılan ithalattaki %6,1’lik ve AB dışı ülkelerden yapılan ithalattaki %5,8’lik yükselişin birleşik etkisinden kaynaklanmıştır. AB’den ithalat 1,5 milyar sterlin artarken, AB dışı ülkelerden ithalat 1,3 milyar sterlin yükselmiştir. Aynı dönemde mal ihracatı ise bir önceki aya göre değişmemiş ve 30,8 milyar sterlin seviyesinde kalmıştır.


Şubat ayı itibarıyla AB’den yapılan ithalat 26,2 milyar sterlin, AB dışı ülkelerden yapılan ithalat ise 24,2 milyar sterlin olarak gerçekleşmiştir. Bu dönemde ihracat bir önceki döneme göre değişim göstermemiş, AB’ye yapılan ihracat 14,0 milyar sterlin, AB dışı ülkelere yapılan ihracat ise 16,8 milyar sterlin seviyesinde olmuştur.


  • AB ve AB Dışındaki Ülkelerden Yapılan Toplam İthalat (Şubat 2022 – Şubat 2025)

Kaynak: ONS
Kaynak: ONS

AB’den ithalatta yaşanan artış, özellikle makine ve ulaşım ekipmanlarında 0,6 milyar sterlinlik yükseliş ile gıda ve canlı hayvanlar, kimyasallar ve mamul mallarda kaydedilen 0,2 milyar sterlinlik artışlardan kaynaklanmıştır. Makine ve ulaşım ekipmanlarındaki yükseliş, Almanya, İspanya ve Belçika’dan ithal edilen otomobil hacminin artmasıyla doğrudan ilişkilidir. Diğer ürün gruplarındaki artışlar ise çok sayıda ülke ve emtia grubunda yaşanan küçük çaplı yükselişlerin birleşiminden oluşmuştur.


AB dışı ülkelerden yapılan ithalat artışı, ağırlıklı olarak makine ve ulaşım ekipmanlarındaki 1,0 milyar sterlinlik yükselişe dayanmaktadır. Bu artışın ana kaynağı, ABD’den ithal edilen uçaklardaki yükselmedir. Ayrıca, Katar’dan yapılan mücevher ithalatında 0,3 milyar sterlinlik ve ABD’den gerçekleştirilen gaz ithalatında 0,2 milyar sterlinlik artış kaydedilmiştir. Diğer emtia gruplarında yaşanan küçük düşüşler bu artışı kısmen sınırlamıştır.


  • AB ve AB Dışındaki Ülkelere Yapılan Toplam İhracat (Şubat 2022 – Şubat 2025)

Kaynak: ONS
Kaynak: ONS

AB’ye yapılan ihracat Şubat ayında durağan kalmıştır. Yakıt ihracatındaki 0,6 milyar sterlinlik azalma, makine ve ulaşım ekipmanlarında 0,3 milyar sterlin, mamul mallarda 0,2 milyar sterlin ve kimyasallarda 0,1 milyar sterlinlik artışlarla dengelenmiştir. Yakıt ihracatındaki düşüş, Hollanda’ya yapılan rafine ve ham petrol ihracatındaki azalmadan kaynaklanırken, makine ve ulaşım ekipmanlarındaki artış Almanya’ya yapılan uçak ihracatındaki yükselişe bağlıdır.


AB dışı ülkelere yapılan ihracat da bu dönemde sabit bir seyir izlemiştir. Mamul ürünlerde 0,6 milyar sterlin ve düşüş yaşanırken; bu düşüş makine ve ulaşım ekipmanları ile yakıt ihracatında 0,3 milyar sterlin ve çeşitli imalat ürünlerinde 0,3 milyar sterlinlik artışlar ile dengelemiştir. Mamul mallarındaki gerileme Hindistan ve Kanada’ya yapılan ihracatlardaki azalmadan kaynaklanmıştır. Makine ve ulaşım ekipmanlarındaki artış ise Vietnam ve ABD’ye yapılan mekanik güç jeneratörü ihracatındaki yükselişten kaynaklanmıştır. Yakıt ihracatındaki artış da Çin ve Güney Kore’ye yönelik ham petrol ihracatındaki büyümeye dayanmaktadır.


Üç aylık bazda değerlendirildiğinde, Kasım 2024 - Şubat 2025 döneminde toplam mal ve hizmet ticaretindeki açık 7,5 milyar sterlin azalarak 1,0 milyar sterline düşmüş ve böylece Temmuz 2021 tarihinden bu yana kaydedilen en düşük toplam dış ticaret açığı seviyesine ulaşılmıştır. Mal ticaretindeki açık 3,5 milyar sterlin azalarak 55,0 milyar sterlin seviyesine gerilerken, hizmet ticareti fazlası yaklaşık 4,0 milyar sterlin artarak 53,9 milyar sterline yükselmiştir.


ABD ile Dış Ticaret

2 Nisan 2025 tarihinde Başkan Donald Trump, ABD’ye yapılan ithalatlara yönelik geniş kapsamlı tarifeleri resmen açıklamıştır. Bu kapsamda, Birleşik Krallık’tan ithal edilen tüm mallara genel olarak %10 oranında tarife uygulanmaya başlanmıştır. Daha önce duyurulmuş olan çelik, alüminyum, otomobil ve otomobil parçası ithalatlarına ise %25 oranında tarife getirilmiştir. Hizmet ithalatları ise bu tarifelerden muaf tutulmuştur.


Şubat ayında Birleşik Krallık ile ABD arasındaki dış ticaret hacmi kayda değer bir genişleme göstermiştir. ABD’ye yapılan mal ihracatı 0,5 milyar sterlin artarak Kasım 2022’den bu yana en yüksek seviyeye ulaşmış; ABD’den yapılan mal ithalatı da 0,2 milyar sterlin artış göstermiştir. Bu gelişmeler, Trump yönetiminin tarife uygulamasına başlamadan önce ihracatçıların sevkiyatlarını hızlandırdığına işaret etmektedir.


  • ABD ile Aylık Dış Ticaret (Şubat 2023 – Şubat 2025)

Kaynak: ONS
Kaynak: ONS

Geçtiğimiz yıla baktığımızda, 2024 yılı boyunca Birleşik Krallık, ABD’den toplam 57,1 milyar sterlin değerinde mal ithalatı gerçekleştirmiştir. Bu tutar, 2023 yılına kıyasla %2,0’lık bir azalma anlamına gelmektedir. ABD, Almanya ve Çin’in ardından Birleşik Krallık’ın en büyük üçüncü ithalat ortağı olmayı sürdürmüştür. İthalatta ABD’nin payı 2022’den bu yana %9,7 seviyesinde sabit kalmıştır.


İhracat tarafında, 2024 yılında ABD’ye 59,3 milyar sterlinlik mal ihracatı yapılmış olup, bu rakam 2023 yılına göre %3,7 oranında bir düşüş göstermektedir. Ancak, ABD %16,2’lik payla Birleşik Krallık’ın en büyük ihracat pazarı olma konumunu korumuştur. 2022 yılından itibaren ABD’nin ihracattaki payı %13,8’den %16,2’ye yükselmiştir.


İthalat kategorilerinde, makine ve ulaşım ekipmanları en büyük paya sahip olmuş; bu grupta 20,1 milyar sterlinlik ithalat gerçekleştirilmiştir. Bu ürün grubu içinde özellikle 5,8 milyar sterlinlik mekanik güç jeneratörleri ve 3,1 milyar sterlinlik uçak ithalatı dikkat çekmiştir. Yakıt ithalatı ise 15,3 milyar sterlin seviyesinde gerçekleşmiş; ham petrol ve rafine petrol ürünleri bu toplamın büyük kısmını oluşturmuştur. Kimyasal ürünler ithalatı 8,0 milyar sterlin olarak kaydedilmiş ve bunun yarısını ilaç ve eczacılık ürünleri oluşturmuştur.


  • ABD ile Ticarette İlk 5 Ürün (2024)

Kaynak: ONS
Kaynak: ONS

İhracat tarafında ise makine ve ulaşım ekipmanları, ABD’ye yapılan toplam mal ihracatının %49,1’ini oluşturarak en büyük kalem olmuştur. Bu kategoride 29,1 milyar sterlinlik ihracat gerçekleştirilmiştir. Mekanik güç jeneratörleri, türbinler, güç üreten makineler ve otomobil içten yanmalı motorları gibi ürünler bu kategorinin ana unsurlarını oluşturmuştur. Kimyasal ürünler, ABD’ye yapılan ikinci büyük ihracat kalemi olmuş; 10,8 milyar sterlinlik kimyasal ürün ihracatının 6,6 milyar sterlini ilaç ve eczacılık ürünlerden oluşmuştur.


Otomotiv ve otomotiv parçaları ihracatında, Mart 2025’te Başkan Trump tarafından açıklanan ve 3 Nisan 2025’te yürürlüğe giren %25’lik tarife öncesinde dikkat çekici bir artış yaşanmıştır. 2024 yılında ABD’ye 9,0 milyar sterlin değerinde otomotiv ihracı gerçekleştirilmiş ve ABD bu alanda Birleşik Krallık’ın en büyük pazarı olmuştur. Ayrıca, motorlu taşıt gövdeleri ve aksesuarları gibi ürünlerde de 0,6 milyar sterlinlik ihracat yapılmıştır.


Çelik ve alüminyum ürünleri için açıklanan %25’lik ek tarifeler 12 Mart 2025’te yürürlüğe girmiştir. 2024 yılı itibarıyla Birleşik Krallık, ABD’ye 0,4 milyar sterlin değerinde demir ve çelik ürünü ihraç etmiş olup, bu ülke Birleşik Krallık’ın demir-çelik ihracatında dördüncü sırada yer almıştır.


Şubat ayı için açıklanan dış ticaret verilerinde yeni tarifelerin etkisi henüz gözlemlenmemektedir. Ancak, Kasım 2024’ten itibaren ABD’ye yapılan ihracattaki artış, ihracatçıların davranışlarında değişim sinyalleri olduğunu ortaya koymaktadır. Aylık verilerdeki doğası gereği dalgalanma olabileceği göz önünde bulundurularak, bu eğilimlerin dikkatli şekilde yorumlanması gerekmektedir.

 

     v.          Konut Piyasası

Birleşik Krallık konut piyasası, Mart ayında hafif bir gerileme göstermiştir. Şubat ayında %0,2 oranında düşüş kaydeden konut fiyatları, Mart ayında bu düşüşünü hızlandırarak aylık bazda %0,5 oranında gerilemiştir. Ortalama konut fiyatı bir önceki aya göre 1.575 sterlin azalarak 296.699 sterlin seviyesine gerilemiştir. Bu düşüşe rağmen, yıllık bazda konut fiyatlarındaki büyüme oranı Şubat ayındaki %2,8 seviyesini korumuştur.


  • Ortalama Konut Fiyatları

Kaynak: Halifax, S&P DJI
Kaynak: Halifax, S&P DJI

Konut fiyatlarında Mart ayında yaşanan düşüş, Ocak ayında damga vergisi artışı öncesinde hızlanan talebin ardından işlemlerin tamamlanması ve yeni başvuruların yavaşlaması ile ilişkilendirilmiştir. Halifax verilerine göre, Mart ayında gerçekleştirilen konut satışları Ocak ve Şubat aylarındaki toplam satışlardan daha fazla olmuştur ve konut fiyatları hâlâ tarihi yüksek seviyelere yakın seyretmektedir. Ancak, yoğun talebin geçici etkisinin sona ermesiyle birlikte fiyatlar beklenildiği üzere bir miktar gerilemiştir.


Bölgesel bazda değerlendirildiğinde, Kuzey İrlanda, yıllık bazda %6,6’lık fiyat artışıyla Birleşik Krallık genelinde en hızlı büyümeyi kaydeden bölge olmuştur ve burada ortalama konut fiyatı 206.620 sterlin seviyesine ulaşmıştır. İskoçya’da konut fiyatları, Şubat ayında kaydedilen %3,8’lik artışın ardından Mart ayında %4,3 oranında yükselmiş ve ortalama fiyat 213.750 sterlin olmuştur. Galler’de ise fiyatlar Mart ayında %3,7 oranında artarak ortalama 227.332 sterline yükselmiştir. İngiltere’de Yorkshire ve Humberside bölgesi de yıllık bazda %4,2’lik artışla dikkat çekmiş ve ortalama konut fiyatı 215.807 sterlin seviyesine ulaşmıştır.


Londra konut piyasasında ise yıllık bazda büyüme hızında yavaşlama devam etmektedir. Şubat ayında %1,5 olan yıllık fiyat artışı, Mart ayında %1,1’e gerilemiştir. Buna rağmen, Londra hâlen Birleşik Krallık genelinde en yüksek ortalama konut fiyatına sahip bölge olmayı sürdürmektedir. Mart ayı itibarıyla başkentte ortalama konut fiyatı 543.370 sterlin seviyesinde bulunmaktadır.


Mart ayında yaşanan fiyat gerilemesinin ardından, konut piyasasının geleceğine yönelik beklentiler temkinli bir iyimserlik taşımaktadır. Yüksek borçlanma maliyetleri, sınırlı konut arzı ve belirsiz ekonomik görünüm gibi zorluklar alıcılar üzerinde baskı oluşturmaya devam etmektedir. Ancak, baz faiz oranlarında olası indirimler ve pozitif ücret büyümesi beklentileri, mortgage erişilebilirliğinin kademeli olarak iyileşmesini sağlayabilir ve bu da yılın kalan döneminde konut fiyatlarında mütevazı bir artışın devam etmesine zemin hazırlayabilir.


Konut piyasası faaliyetlerine ilişkin diğer göstergeler de karışık sinyaller vermektedir. HMRC verilerine göre, Şubat 2025’te mevsimsel düzeltilmiş konut satışları 108.250 adet olarak gerçekleşmiştir. Bu rakam Ocak ayına göre %13,0 oranında artış göstermiş olup, çeyreklik bazda (Aralık 2024 - Şubat 2025) satışlar bir önceki üç aylık döneme göre yaklaşık %4,6 artmıştır. Yıllık bazda ise satışlar Şubat 2024’e kıyasla %28,1 artış göstermiştir.


Banka of England verilerine göre, Şubat ayında konut kredisi onayları bir önceki aya göre %0,8 oranında azalarak 65.481 adede düşmüştür. Ancak, onaylar yıllık bazda Şubat 2024’e göre %8,2 oranında artış göstermiştir. Bu durum, mortgage piyasasında genel bir iyileşmenin devam ettiğine işaret etmektedir.


Öte yandan, RICS Konut Piyasası Anketi’nin Şubat ayı sonuçları, satış piyasası aktivitesinde bir miktar yumuşama olduğunu göstermektedir. Yeni alıcı taleplerinde net denge oranı Ocak ayındaki %-1 seviyesinden Şubat ayında %-14’e gerilerken, anlaşmaya varılan satışlar da +%2’den %-13’e gerilemiştir. Buna karşılık, yeni satışa çıkarılan mülkler artış eğilimini sürdürmüş ve yeni talimatlar sekiz aydır pozitif seyretmiştir.


Konut piyasasında kısa vadeli görünüm, yüksek borçlanma maliyetleri ve ekonomik belirsizlikler nedeniyle dalgalanmalar gösterebilir. Ancak arzın sınırlı kalması ve baz faiz oranlarında olası bir gevşeme beklentisi, yılın ilerleyen aylarında fiyatlar üzerinde destekleyici bir etki yaratabilir. Özellikle büyük şehirlerde ve iş imkanlarının yoğun olduğu bölgelerde talebin arzı aşmaya devam etmesi, fiyatları yukarı yönlü baskılamayı sürdürebilir. Yüksek mortgage faiz oranlarının bazı alıcıları piyasadan uzaklaştırması olası olsa da kira fiyatlarının yüksekliği alternatiflerin kısıtlı kalmasına neden olmaktadır.


Önümüzdeki dönemde, Birleşik Krallık konut piyasasında uzun vadede yukarı yönlü bir eğilimin sürmesi beklenmektedir. Arz yetersizliği, yüksek inşaat maliyetleri ve ekonomik faktörler piyasanın temel dinamikleri olmaya devam etmektedir. Bu ortamda, konut yatırımcıları ve alıcıların piyasadaki gelişmeleri yakından takip etmeleri ve finansal risk yönetimi stratejilerini dikkatle belirlemeleri büyük önem taşımaktadır.

Comments


bottom of page